Efendim tüm dostlara selamlar sevgiler olsun Kahramanmaraş'tan yoğun bir koşturmanın ardından soluğu memlekette aldık malum dedemin rahatsızlığı beni baya üzmüştü neyse ki iner inmez otobüsten gittim gördüm içim rahatladı biraz çok şükür baya toparlanmış ellini öptüm hemen sarıldım çok sevindi çokta mutlu oldu kızım gelmiş demesi yetti bana zaten dedemin epey konuştuk ettik sonra dinlenmek için dayımlara geldim dayım benim ikinci babam gibidir çok severim huysuz ihtiyarı :) çocukla çocuk olur gençle genç olur şakacıdır dayı yeğenden çok baba kız gibiyizdir bu akşam geri gideceğiz hep beraber inşallah bir haftalığına kaçtık :D dayımın kızı vardı Zehra ablam onla bir İstanbul turu yaptık soluğu Kahramanmaraş'ta aldık :D Zehra ablamda benim öz ablam olsa o kadar severim yani öyledir zaten velhasıl gezdik ettik geldik :D çok güzel bir gün oldu ikimiz içinde annemde geldi birde çok sevdiğim arkadaşım kardeşim gözdeyi aldık onu fotoğrafçımız yaptık sağ olsun bizi çekti hep :D ilk durak pirelloti oldu sonra Eyüp sultan sonra Eminönü ve vapur :D sonrada Kadıköy derken biz bittik sanmayın sonra bizim Maltepe sahilimiz var çok güzel yaptı büyük şehir birde oraları gezdik :D Eyüp sultanın biraz aşağısında ki çiçekçileri gezdik hayran kaldık doğrusu şahane çiçekler vardı hemen bir kaç kare çektik tabi siz güzel dostlarla da bu güzellikleri paylaşalım efendim maceranın devamı gelecek .... :)
27 Mayıs 2015 Çarşamba
11 Mayıs 2015 Pazartesi
Sonbahar Vuruyor Kapımı......
Sonbahar vuruyor kapımda eski sevdalarını getirdim diyor
Eski şarkılarını getirdim yazıp ta yırtığın mektuplarını getirdim diyor
Kara kaplı sayfaları siyah kitabını getirdim savurup attığın aşkı getirdim
Sarı hüzünlerini getirdim bulamadığın sevgiyi getirdim
Sessiz sokaklara attığın bedenini getirdim küflenmiş yüreğini getirdim
En çok sevdiğin beyaz papatyalarını getirdim diyor
Kurut-tuğun kırmızı yapraklarını getirdim rüzgara verdiğin sesini getirdim
Arayıp ta bulamadığın kırmızı ayakkabılarını getirdim üstünde kurdelesi ile
Sana dair ne varsa attığın her şeyi getirdim diyor sonbahar
Ben seni sonbaharın sessiz sokaklarında sevdim
Sonbahar all geri ben bunları taşıyamam all al sonbahar
Alda git sarı acıları hüzünleri aşkı hepsini de al git
sessizkaldım
NOT: Eski anılardan kalma tarih:ocak 15.01.2009 hangi kafayla yazmışsam artık:)
4 Mayıs 2015 Pazartesi
Dedemdi çocukluğum ...
Buda canım dedem ve ben çok sevdiğim Zehra ablam dayımın kızı
küçük torna dükkanı dedemin
Osman ve bendeniz :)
Efendim öncelikle tüm dostlara selamlar sevgiler olsun uzun zamandır yazamadım oysa yazacak çok şeyler biriktirmiştim örnek Osman'ın müzikle olan maceralarını yazacaktım ki memleketten haber geldi ki annemin babası yani dedem rahatsızlanmış uzun zamandır vardı bir rahatsızlığı ayaklarının üstüne zor basıyordu acıyordu bundan hep şikayeti vardı hatta aramıştık annemle İstanbul'a çağırdık dedemi burada götürelim doktora diye dedem kızım çocuklar var nasıl bırakayım benim üç dayım da Osman gibi ikisine dedem bakıyor biri büyük dayımda onları bırakıp gelmem kızım dedi bensiz duramazlar diyordu doğruda söylüyor dedim duramazlar her ne kadar eşi de olsa dedem ikinci evliğini yaptı açık kalp ameliyatı oldu iki damarı kapanış onu açtılar tabi dedemin de hayli bir yaşı olduğunundan doktor şansı %50 %50 dedi masada kalabilir her şeye hazırlıklı olun demiş neyse çok şükür dedem sağ salim çıktı iki gün yoğun bakımda kaldı sonra normal odaya alındı şimdi gayet iyi çok şükür Rabbıma dedemle geçen bir çocukluğum olduğu için çok mutluyum ve şanslıyım sabah kahvaltısında hepimizi sofraya toplar emek arası yapardı bize :) akşam olunca hikayeler dinlerdik hem dedem den hem dayım dan kalabalık bir aile olunca çok güzel zamanlar anlar anılar birikiyor insanın hafızasına öyle ki özlememek elde değil o günleri her okul çıkısı soluğu dedemin yanında alırdık o benim çocukluğum peşinde gezdiğim bayram sabahı ilk dedemin ellini öpme telaşı beyaz mendillere sarılı ve kocaman renkli akide şekerlerinin heyecanını bekleyen çocukluğumdu dedem o kocaman açtığı yeşil gözlerinde büyümüş benim çocukluğumdu dedem babam yokken baba olan dedemdi çocukluğum düşünce koşan ağlayınca susturan cebinden çıkartığı beyaz mendiliyle gözyaşlarımı silen dedemdi benim çocukluğum elin den tutuğum bizim sinekli bakkalın taneyle aldığımız o gofretleri
dedemin ellinden alarak heyecanla beklediğim dedemdi çocukluğum kızınca bile yüzünde tebessüm olan dedemdi benim çocukluğum ve en şanslılarından olan biriydim kulaklarımda senin dilinde den dinlediğim o türkülerdi benim dedemdi çocukluğum hadi dedem hep o bize anlattığın hep mutlu sonla biten hikayelerinin gibi bize bir mutlu son yap dedem şuan ki durumu önceki haline göre daha iyi çok şükür Rabbım daha ne kadar ömür verir bilenmez ama Rabbım seni bize bağışladı çok şükür inşallah dahada iyi olacaksın ne zaman gelsem Kahramanmaraş'a dedem var deyip gene yanına koşu cam inşallah ..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)